17 Ekim 2013 Perşembe

Hayatın içinde akıp giden, aslında çok basit gibi görünen olayların içine derin anlamları katıp bizi inceden kederlere sürükleyen bir yazar Emrah Serbes. Kitaplarını okurken sanki arkadaşınızla akşamüstü bir kahve içiyor gibi oluyorsunuz pardon bir gece rakı sofrasında dertleşiyorsunuz desem daha doğru olur sanırım. Öyle bizden öyle cana yakın bir kalemi var bu adamın kitabını okumuyor da onunla beraber bir şeylere veryansın ediyor gibi hissediyorsunuz kendinizi. Sizden, ailenizden, arkadaşınızdan, geçtiğiniz sokaklardan, yaşadığınız şehirlerden bir kesit sunuyor, bazen anın içinde bazen de en olmadık bir yere sizi götürüyor ve orada bırakıyor.


  Hikayem Paramparça böyle hissettiren kitaplarından yalnızca biri
Bu kitabı okumadıysanız güzel bir anınızda alın elinize ve başlayın derim, bölüm bölüm güzel hikayelerden oluşuyor ve yazarın o sıcak üslubu sizi kitabı bir anda bitirmeye götürüyor. Eminim ki bir bölümde kendi hikayenize rastlayacaksınız ve güzel bir yaz akşamında bir rakı sofrasında bu adamla dertleşmek isteyeceksiniz :)
 
 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder